kelimelerin hortuma tutulduğunu göz ardı ederek
hangisini tutup çeksem fırtınadan, elimden kayan bir diğeri oluyor
olmuyor galiba;
eninde sonunda kafamın içinde tepişen siyasetçiler.
korkuyorum ki sandalyeler uçuşacak
ortada problem yok
ortada sorun yok
ortada aşk yok
ortada sevdicek yok
sevdik bitti
bir gelecek yok.
bitmeyen bu arbedede, orta yerde kalan kaplumbağa gibi
adım atıyorum,
sanki yıllar alıyor
zaman sayıyorum
bakıyorum, giden günler ömürden
ne yapsam ne etsem yetmeyecek
sürekli bir özleme nöbetine tutuluyorum
oturduğum sandalyeyi özlüyorum inanır mısın
yüzüne baktığım ağaçların rüzgarını
adı park olan bir yeri özlüyorum,
yüzüne baktığım bir güzeli
gözlerinin karasını özlüyorum
yerden göğe kadar olan gülümsemesini
durup diyorum ki
bu özlemek niye
özlemekten yorulup lanet ediyorum
hiç yakışmıyor üstüme
utanıyorum, af diliyorum
geleceğe bakıyorum
gözlerim kamaşıyor
hiçbir şey göremiyorum
ama bir gören var
onu biliyorum
huzur diliyorum
özlememek diliyorum
alışmamak diliyorum
negerekvar